• persembe@persembe.com

TÜKENDİ

Kırılmış tedarik zincirleri, yükselen enflasyon ve siyasi istikrarsızlık nasıl küresel ekonomiyi batırır?
Mayıs 2023
Sold Out: How Broken Supply Chains, Surging Inflation, and Political Instability Will Sink the Global Economy
208 sayfa
Çeviri: Gaye Müderrisoğlu

BD Tarihindeki En Kötü Ekonomik Krizi Tahmin Eden James Rickards’ın İkinci Tahmini Geliyor: Küresel Ekonomimizin Çöküşü

Tedarik zinciri krizi doruk noktasına ulaşıyor. Bugün en sevdiğiniz ürünler okyanusta bir yerde tedarik zinciri belirsizliğine yakalandı ve mağaza rafları boş. Peki, bu tedarik zinciri sorunu bundan altı ay hatta üç yıl sonra ne halde olacak? Pandemi sonrası toparlanmanın bu sorunları ortadan kaldıracağını umsak da gerçek şu ki dijital para birimi, mem taşları* ve sosyal medya; ürünlerin okyanuslar ve kıtalar arasında üretilmesi ve taşınmasına ilişkin asırlık sorunu çözemez.

Jim Rickards’a göre tüketici hayal kırıklığı, küresel ekonomik çöküşü tehdit eden büyük, tehditkâr bir buzdağının yalnızca görünen kısmı. Tükendi’de Rickards, pandemi sonrası geleceğimize ilişkin tahminlerini paylaşıyor ve tüketicilerin ve işletme sahiplerinin çöküşün önüne nasıl geçebileceğini özetliyor. Bu kitapta, Avustralya ile ticaret savaşının körüklediği Çin’deki enerji kıtlığının çelik piyasasını nasıl alt üst ettiğini ve tüm fabrikaları kapanmaya zorladığını öğreneceksiniz. Ayrıca yükselen enflasyonun birkaç yıl içinde nasıl deflasyona yol açacağını –yüksek vergiler, aşırı borç ve artan işten çıkarmalar nedeniyle tüketici harcamaları eninde sonunda azalırken– ve bu tür ekonomik koşulların neden 1930’lara çok benzediğini öğreneceksiniz.

Son olarak Rickards, Amerikan dolarının kendisi de dâhil olmak üzere paranın geleceğine bakacak. Küresel ekonomimiz önümüzdeki birkaç ay içinde benzeri görülmemiş zorluklarla karşı karşıya kalacak. Batacak mıyız yoksa çıkacak mıyız? Ne kadar hazırlıklı olduğumuza ve yaklaşan çöküşü engellemek için şimdi ne yaptığımıza bağlı…

İÇİNDEKİLER

GİRİŞ
BÖLÜM 1 – RAFLAR BOMBOŞ
BÖLÜM 2 – TEDARİK ZİNCİRİNİ KİM KIRDI?
BÖLÜM 3 – KITLIKLAR NEDEN DEVAM EDER?
BÖLÜM 4 – ENFLASYON SÜRECEK Mİ?
BÖLÜM 5 – DEFLASYON BİR TEHDİT MİDİR?
SONUÇ
TEŞEKKÜRLER
SEÇİLMİŞ kAYNAKLAR
MAKALELER
KİTAPLAR
NOTLAR

KİTAPTAN BİR ALINTI

Küresel tedarik zincirinde gördüğümüz aksaklıkların negatif bir sonucu da enflasyondur. Tedarik zincirleri ve enflasyon arasında bazı bağlantılar vardır. Boş raflar geride kalan malların fiyatlarının artmasına neden olur. Yine de enflasyon hikâyesi çok daha karmaşık. Bu tedarik zinciri aksamaları dışında, diğer etki eden faktörler arasında para arzı, varlık balonları, tüketici beklentileri, salgın ve dünyanın en büyük iki ekonomisi olan Çin ve ABD’nin bir asırlık ayrışması yer alıyor. İronik olarak, arz sorunları satış kaybına, işten çıkarmalara ve yavaş büyümeye dönüştüğü için enflasyon hızla deflasyona yol açabilir.

Bu kitap bütün bu dinamikleri ve karmaşık etkileşimleri inceleyecek. 1. kısım Tedarik Zincirleri 1.0’ın (1989-2019) tarihine bakıyor ve tedarik zinciri yönetim biliminin tanımları ile gelişmelerini ele alıyor. Verimliliğe ulaşmak için harcanan çabanın, şu andaki çöküntünün esas nedeni olduğunu açıklayacağız. Tedarik zinciri başarısızlığı küreseldir ve yarı iletkenlerle veya gemilerle sınırlı değildir. Şampanyadan cheesecake’e kadar her türlü mal raflardan yok olabilir. Bunun nedenlerine bakacağız. Kamyon şoförlerinde veya liman işletmelerinde suç aramak yetmez. Politika, pandemi ve demografiklerin hepsinin bir payı var.

2. kısımda belirlediğimiz bazı nedenlerin derinine ineceğiz. Trump’ın ticaret savaşları, robotlar, sözde yeşil bilimcilik, meridyenel akıntıların neden olduğu gerçek iklim değişikliği, Çin’in Sıfır Covid politikası, aşı mecburiyeti ve akademik teori ile gerçek dünya uygulamalarının uyumsuzluk hâli hepsi tedarik zincirinin batışına katkıda bulunan faktörlerdir. Burada çöküşün en önemli etmeni ise karmaşıklığın kendisidir. Çok fazla büyüyen herhangi bir sistem kendi ağırlığıyla çökecektir. Bu an meselesidir.

3. kısım Tedarik Zinciri 2.0’ı (2020 – … ) tanıtıyor. Tedarik zinciri kırıldı ve hiçbir zaman önceki formuna benzemeyecek. Onun yerini yeni bir tedarik zinciri paradigması alacak. Bunun inşa edilmesi on yıl kadar sürecek ve bu nedenle mevcut bozulma bir süre daha devam edecek. Tedarik zinciri 1.0’ın geri gelmeyecek olmasının nedenlerinden biri de Başkan Xi’nin yeni dünya düzeninin kendi kendine yetebilen Çin kaynakları ve üretiminin üzerine kurulması çağrısıdır. ABD bu büyük ayrışmayı; tıbbi ilaçların, yarı iletkenlerin ve elektroniğin üretimini ülke içine çekerek destekleyecektir. Amerika Birleşik Devletleri ayrıca yüksek teknoloji ihracatını yasaklayacak, fikri mülkiyet hırsızlığını azaltacak ve yapay zekâ (AI) ve kuantum hesaplamada Çinlileri geride bırakacak. Çin ve ABD tarafından yeterince anlaşılmayan şey, tedarik zinciri kartlarının bu şekilde yeniden karılmasının, savaşlar, demografik veriler, enerji kesintileri, doğal afetler ve kendi kendine yol açan fiyaskolar nedeniyle kartların her yere dağılmasına neden olacağıdır. Örneğin; Glasgow Financial Alliance for Net Zero’nun (GFANZ)* 130 trilyon dolarlık varlığı, ucuz ve güvenilir petrol, nükleer ve doğal gaz enerji kaynaklarının ortadan kaldırılmasına yönlendirmesi elit ve saçma bir plandır. Hayat devam edecek, tedarik zincirleri yeniden kurulacak ama eskisi gibi olmayacak.

4. kısımda tedarik zincirlerinden finansa uzanan sınırı geçiyoruz ve enflasyondaki mevcut artışa bakıyoruz. Enflasyon gerçek ve küresel. Sormamız gereken soru ise “sürecek mi?” Kısa dönem sorunları arasında; tedarik zinciri arz darlıkları, merkez bankası politikaları, Modern Para Teorisi ki neredeyse sonsuz harcama ve para yaratımını gerektirir, hükûmet bağışları, baz etkisi ve varlık balonları yer alır. Yine de enflasyon kendi mahvoluşunun nedenlerini kendi taşır. Merkez bankaları enflasyonu kontrol etmeye çalıştıklarında, genellikle piyasaları çökertirler ve durgunluklara, hatta depresyonlara neden olurlar. İş gücü kıtlığı da istatistiksel bir yanılsamadır; aslında resmi işsizlik rakamlarına dâhil olmayan on milyonlarca işsiz Amerikalı var. İşgücü piyasalarındaki bu gevşeklik, potansiyel fiyat artışlarının önündeki bir başka engeldir. Bu enflasyon karşıtı anlatıyı 5. kısımda irdeleyeceğiz.

Dünyanın hızla değiştiğini söylemek apaçık ve yetersiz bir ifade. Bugünkü zorluk, değişimin hızı değil, değişimin türüdür. Yapay veya doğal sistemler fizikçilerin söylediği gibi faz geçişinden sonra, aynı kalmazlar. Buz suya dönüşür olur; su ise buhara. Her ikisi de H2O moleküllerinden oluşur, yalnız farklı formlarda ve fiziksel şekiller de bulunurlar.

Tedarik Zinciri 1.0 bitmiştir. Tedarik Zinciri 2.0 tamamen belirmiş değil. Raflarınız bir süre daha boş veya dolu olabilir. Paranızın değeri enflasyon veya deflasyon tarafından format değiştirir ama daha büyük değişimler yakındır. Para ile ilgili fikirlerimiz yok olabilir onun yerine dijitalleşmiş bir imgeyle değiştirilebilir ya da gerçeğe geri dönüş yaşanabilir. Bu kitap bütün bu değişiklikleri derinliği ile araştıracak, gelecek için ipuçları arayacak ve sizi bundan sonra olabilecekler için hazırlayacaktır. Kitabı enteresan, eğitici ve en önemlisi zor zamanlar için güvenilir bir rehber olarak bulmanızı umuyoruz.

* Mem Taşları (Meme Stonks): İnternet argosunda stonks, borsada işlem gören hisse senetlerinin kasıtlı olarak yanlış yazılmasıdır. Genellikle bu tür hisse senetlerine – ve daha genel olarak finansa – mizahi veya ironik bir şekilde atıfta bulunmak, özellikle mali kayıplar hakkında yorum yapmak için kullanılır.